Osmanlı Devleti’nin kuruluş devrinin büyük fakihlerinden olan Şeyh Bedreddin (ö. 823/1420) Camiü’l-Fusûleyn, Letâifü’l-İşârât ve şerhi et-Teshîl adlarında Hanefi fıkıh literatüründe önemli yeri olan eserler kaleme almıştır. Letâifü’l-İşârât isimli fıkıh metninin şerhi olan et-Teshil, Şeyh Bedreddin’in kendisine mahsus görüşlerini yansıtan itirazcı bir üsluba sahip olması cihetiyle onun fıkhî faaliyet ve görüşlerini yansıtan en önemli eseridir. Şeyh Bedreddin bu eserinde kurucu imamların fıkhî görüşleri ve onların gerekçelendirilmesi noktasında ileri sürülen argümanları tenkide tabi tutmakta, Hanefi imamlara pek çok yerde tutarsızlık iddiasında bulunmaktadır.
17. yüzyılda yaşamış bir Osmanlı fakihi olan Fâzıl Emir, Şeyh Bedreddin’in bu tutarsızlık iddialarına reddiye mahiyetinde bir haşiye kaleme almıştır. Fâzıl Emir Hâşiye ale’t-Teshîl’in neredeyse tamamında Şeyh Bedreddin’in Hanefi imamlara yönelttiği tutarsızlık iddiası taşıyan cümlelerini hareket noktası olarak belirlemiş ve bu itirazları fıkıh ilminin ilkeleri ve mantığı üzerinden objektif bir değerlendirmeye tabi tutmuştur. Şeyh Bedreddin’in iddialarının çok büyük oranda yersiz olduğunu ortaya koymakla birlikte haklılık payı olduğunu düşündüğü noktalarda ise hakkını teslim etmekten geri durmamıştır. Bu meyanda Şeyh Bedreddin’in iddialarına cevap vermeye çalışan bir başka Osmanlı âlimi Molla Hüsrev’den istifade etmekle beraber hatalı bulduğu noktaları da açıkça dile getirmiştir. Eser, fıkhetme faaliyetinin kendi ilke ve esaslarından hareketle ve bir hukuk mantığı çerçevesinde nasıl yapıldığına örneklik teşkil eder bir mahiyettedir. Bu açıdan fıkhın mantığını kavrayıp fıkıh melekesi kazanmak isteyen hukukçulara hitap eden bir yönü de bulunmaktadır. Sağlam bir fıkıh nosyonu oluşturmak için okunması elzem olan ve kendisinden müstağni kalınamayacak bir eserdir.
Prof. Dr. H. Yunus Apaydın editörlüğünde hazırlanan bu çalışmada daha önce hiçbir neşri bulunmayan Fâzıl Emir’in önemli eseri Hâşiye ale’t-Teshîl Süleymaniye Kütüphanesi, Carullah, No. 617 ve Süleymaniye Kütüphanesi, Esad Efendi, No. 648’de yer alan yazma nüshaları esas alınarak Prof. Dr. H. Yunus Apaydın, Prof. Dr. Kâşif Hamdi Okur, Doç. Dr. Davut İltaş, Doç. Dr. Osman Bayder ve Doç. Dr. Mustafa Bülent Dadaş tarafından tahkik edilmiş ve bu tahkikli metin üzerinden eserin çevirisi yapılmıştır.